Kilo verememenizin nedeni insülin direnci olabilir mi?

İnsülin birçok vücut sürecini kontrol eden ve pankreasınız tarafından salgılanan önemli bir hormondur. Ana rolü, kan dolaşımınızda dolaşan besin miktarını düzenlemektir. Çoğunlukla kan şekeri yönetiminde rol oynasa da, aynı zamanda yağ ve protein metabolizmasını da etkiler.

Karbonhidrat (ekmek, meyve, pirinç, bulgur, makarna, şekerli gıdalar, şekerli içecekler gibi)  içeren bir yemek yediğinizde,  kan dolaşımınızdaki şeker miktarı artar. Pankreasınızdaki hücreler bu artışı algılar ve insülini kanınıza bırakır. İnsülin daha sonra kan dolaşımınızda dolaşır ve hücrelerinize kanınızdan şeker almasını söyler. Bu işlem kan şekeri seviyelerinin düşmesine neden olur. Bununla birlikte, hücreler bazen insüline doğru yanıt vermeyi durdurur. Buna insülin direnci denir. Bu durumda, pankreasınız kan şekeri seviyenizi düşürmek için daha fazla insülin üretir. Bu, kanınızda hiperinsülinemi adı verilen yüksek insülin seviyelerine yol açar.

Zamanla, hücreleriniz insüline karşı giderek daha dirençli hale gelir ve bu da hem insülin hem de kan şekeri seviyelerinde artışa neden olur. Sonuç olarak pankreasınız hasar görebilmektedir. Bununla birlikte insülin üretiminin azalmasına ve Tip 2 diyabete neden olabilmektedir. Bu metabolik süreçler esnasında karın çevresi yağlanmanız artabilmekte, kilo vermeniz zorlaşabilmekte ve hatta durabilmektedir.

Kan şekeri seviyeleri belirli bir eşiği aştıktan sonra, tip 2 diyabet teşhisi konabilir. İnsülin direnci, dünyadaki insanların yaklaşık% 9’unu etkileyen Tip2 Diyabetin bu yaygın hastalığın ana nedenidir.

İnsülin direnci, hücrelerinizin insülin hormonuna yanıt vermeyi bırakması durumunda ortaya çıkar. Bu da sonuç olarak, potansiyel olarak tip 2 diyabete yol açan daha yüksek insülin ve kan şekeri seviyelerine neden olur.

İnsülin direnci neden olur?

İnsülin direncine birçok faktör katkıda bulunur. Çok sayıda çalışma, kanda ki yüksek miktarda serbest yağ asidinin hücrelerin insüline doğru yanıt vermeyi durdurmasına neden olduğunu göstermektedir.

Yüksek serbest yağ asitlerinin ana nedeni çok fazla kalori yemek ve fazla vücut yağı taşımaktır. Aslında, aşırı yeme, kilo alımı ve obezite, insülin direnci ile güçlü bir şekilde ilişkilidir. Organlarınız etrafında biriken tehlikeli karın yağı olan viseral yağ, kanınıza birçok serbest yağ asidi ve insülin direncini artıran inflamatuar hormonlar salgılayabilir.

Bel çevresinin erkekte 102cm, kadında  88cm’yi geçmesi obezite komplikasyonlarının arttığını gösterir!

Bu durum aşırı kilolu kişiler arasında daha yaygın olmasına rağmen, düşük veya normal kilolu kişilerde de görülebilmektedir. İnsülin direncinin diğer potansiyel nedenleri şunlardır:

  • Fruktoz;  yani fazla meyve tüketimi ve ilave şeker içeren besinlerin fazla tüketilmesi
  • İnflamasyon;  Vücudunuzdaki oksidatif stresin (UV ışınları, ilaçlar, bağışıklık sistemi düşmesi, radyasyon, stres, sigara kullanımı vb. )artması ve iltihaplanma bu duruma yol açabilir.
  • Hareketsizlik; Fiziksel aktivite insülin duyarlılığını arttırırken, hareketsizlik insülin direncine neden olur.
  • Bağırsak mikrobiyotası; bağırsağınızdaki bakteriyel ortamdaki bir bozulmanın, insülin direncini ve diğer metabolik problemleri şiddetlendiren inflamasyona neden olabileceğini düşünülmektedir.

İnsüline dirençli olup olmadığınızı nasıl anlayabilirsiniz?

Yüksek açlık insülin seviyeleri bu durumun güçlü göstergelerinden birisidir. HOMA-IR adı verilen oldukça doğru bir test, kan şekeri ve açlık insülin seviyeniz ile insülin direncini tahmin eder. Aşırı kilo veya obezite varsa, özellikle büyük miktarda karın yağınız varsa, insülin direnci riskiniz büyük ölçüde artar. Düşük HDL (iyi) kolesterol seviyelerine ve yüksek kan trigliseritlerine sahip olmak, bu durumla güçlü bir şekilde ilişkili diğer iki belirteçtir.

İnsülin direncini azaltmanın yolları

İnsülin direncini azaltmak oldukça kolaydır. Yaşam biçiminizi aşağıdaki şekillerde değiştirerek bu durumu tamamen tersine çevirebilirsiniz:

  • Egzersiz yapın! Fiziksel aktivite, insülin duyarlılığını arttırmanın en kolay yolu olabilir.
  • Karın yağlanmasını azaltın! Kilo verin ve iç organlarınızda biriken yağları egzersiz ve beslenmenize dikkat ederek azaltmayı hedefleyin.
  • Sigara içmeyi bırakın!
  • Şeker alımını azaltın! Özellikle şekerli içeceklerden uzak durun ve düşük karbonhidratlı beslenme insülin salgılanmasının azalmasına aracılık eder.
  • Kaliteli beslenin! Çoğunlukla işlenmemiş gıdalara dayalı bir beslenme uygulayın. Çiğ kuruyemiş, yağlı balıklar ve sızma zeytinyağı tüketimini artırın.
  • Kaliteli Uyku ! Bazı kanıtlar, zayıf uykunun insülin direncine neden olduğunu göstermektedir, bu nedenle uyku kalitesinin iyileştirilmesi önemlidir.
  • Stresi azaltın! Haftasonu ve boş zamanlarınızı doğa yürüyüşüyle veya sevdiğiniz bir aktiviteyle geçirin!
  • Kan bağışı! Kanınızdaki yüksek demir seviyeleri ile insülin direnci ilişkili olabilir. Erkekler ve menopoz sonrası kadınlar için kan bağışı insülin duyarlılığını artırabilir.
  • Aralıklı oruç! Bu iki öğün veya üç öğün şeklinde aralıklı beslenmeyi uygulamak insülin duyarlılığını artırabilir.

Bu listedeki alışkanlıkların çoğu iyi sağlık, uzun ömür ve hastalığa karşı koruma ile de ilişkilidir.

İnsülin direnci egzersiz, sağlıklı beslenme ve stres yönetimi gibi basit yaşam tarzı önlemleriyle azaltılabilir ve hatta tersine çevrilebilir. Dolayısıyla kilo vermeniz daha kolaylaşır eğer Tip 2 diyabetiniz varsa hastalık semptomları  ve insülin ihtiyacınız azalacaktır.

Dyt. Nergiz SARUHAN

Temmuz 11, 2020