Horlama, yutak bölgesindeki, damak, küçük dil ve bademciklerin gevşemesi, boğaz yapısının genişlemesi ve hava yolunun kısmen tıkanması gibi nedenlerle meydana gelen bir rahatsızlıktır. Hava yolu tıkandığında rahat nefes alınamaz. Bu durum da boğazda titremelere yol açar. Bu titreşimlerin etkisiyle çıkan ses horlama olarak tanımlanır. Horlama, uyku apnesi belirtileri arasında da görülebilmektedir. Fakat her horlama uyku apnesi belirtisi değildir. Ayrıca horlama kadınlara oranla erkeklerde daha fazla görülmektedir. Çünkü erkek ve kadınların boyun bölgesi fizyolojik olarak farklıdır. Erkeklerin boyun bölgesi kadınlara oranla daha yağlıdır. Bu nedenle erkeklerde yumuşak doku daha fazla etkilenmektedir ve horlama erkeklerde daha sık görülmektedir.

Horlama, solunumu etkilemesi nedeniyle kişinin kalitesiz bir uyku geçirerek gün içinde halsiz kalmasına neden olur. Yüksek sesli horlamalar kişinin hem kendi uykusunu hem de çevresindekilerin uykusunu olumsuz olarak etkilemektedir. Horlamanın yanında solunum kesilmesi ve uykunun bölünmesi gibi belirtiler görülmüyorsa bu durum basit bir horlamadır. Fakat uyku sırasında ya da horlarken nefesin durması uyku apnesi ile ilişkili olabilir. Bu nedenle mutlaka bir doktora başvurulmalı ve horlamanın altında yatan neden öğrenilerek gerekli tedavi uygulanmalıdır.

Horlama neden olur?

Horlama, genellikle uyku pozisyonu, yorgunluk, uykusuzluk, sigara ve alkol tüketimi, enfeksiyon kaynaklı hastalıklar ve kullanılan ilaçlara bağlı olarak gelişebilir. Ancak kesik kesik başlayan horlama birden kesilip devam ediyor ise bu altta yatan bazı hastalıklardan kaynaklanabilir. Bu durumda horlamanın altında yatan sebep araştırılmalıdır.

Tüm bunların dışında horlama şu nedenlerden de kaynaklanabilir;

  • Küçük dil veya yumuşak damağın şişmesi
  • Aşırı kilo
  • Uyku ilacı veya benzer ilaçlar kullanmak
  • Hamile olmak
  • Yorgunluk
  • Bademciklerin şişmesi
  • Uyku pozisyonu
  • Yüksek tansiyon
  • Kalp hastalıkları
  • Uyku apnesi
  • Soğuk algınlığı ya da alerji
  • Burun, boğaz ya da çene şekliyle ilgili sorunlar

Horlama tedavisi nasıl yapılır?

Uyku esnasında solunum kesilmesine neden olmayan basit horlamalar;

  • Uyku pozisyonunu değiştirmek
  • Fazla kiloları vermek
  • Alkol ve sigara tüketimini azaltmak
  • Yüksek yastıkta uyumak
  • Burun bandı kullanmak

Gibi yaşam değişiklikleri ile tedavi edilebilmektedir.

Tüm bunlara rağmen sorun çözülmüyorsa bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulmalıdır. Hekim muayenesinden sonra horlamaya neden olan etkenler saptanarak uygun bir tedavi düzenlenmektedir. Bazı durumlarda ağız içi alet kullanımı önerilebilir. Ağız içi alet, dilin arka tarafa doğru hareket etmesini engeller ve ağız içindeki boşluğun artırılmasını sağlar. Bununla birlikte horlama sorunu bazen cerrahi operasyonlar ile daha rahat çözülebilmektedir. Bazen de horlama, bir rahatsızlık olarak değil, belirti olarak ortaya çıkabilmektedir. Uyku apnesi olarak adlandırılan bu rahatsızlık mutlaka tedavi edilmelidir. Uyku apnesi tedavi edilmediğinde kalp ve beyin damarlarını etkileyebilmektedir.

Tıkayıcı uyku apnesi nedir?

Halk arasında uyku apnesi olarak bilinen bu rahatsızlık, uyurken solunumun birkaç kez durması ile tanımlanmaktadır. İlk zamanlarda dikkat eksikliği, unutkanlık, sinirlilik hali ve depresyon gibi problemlere neden olmaktadır. Tıkayıcı uyku apnesi, tedavi edilmediği taktirde kalp hastalıkları gibi pek çok ciddi sağlık problemlerine yol açabilmektedir. Bu nedenle mutlaka uzman hekime başvurmak gerekmektedir.

Uyku apnesi belirtilerinden bazıları şu şekildedir;

  • Baş ağrısı ile uyanmak
  • Gece nefes alamama hissiyatı
  • Oturur pozisyonda uyuya kalmak
  • Şiddetli horlama
  • Gün içinde yorgunluk ya da uyku hissi
  • Sabah ağız kuruluğu oluşması
  • Uyku esnasında, baş, boyun veya göğüs bölgelerinde oluşan terleme

Uyku apnesi hastaları için farklı tedavi yöntemleri kullanılmaktadır. Örneğin (CPAP) adı verilen ve sabit basınç üreten cihaz sayesinde uyku esnasında hava yolunun daralması engellenmektedir. Uyku apnesi tedavisi için bunun gibi birçok tedavi yöntemi mevcuttur. En uygun tedavi şekline hekiminiz karar verecektir.

Ocak 11, 2022